Sakarya Meydan Muharebesi Kartaltepe Bölümü;
Pazartesi ve Salı günleri kapalı olup diğer günler 10 - 17 saatleri arasında ziyaretçilerimize açıktır
Tarihi Milli Parkımız sorumluluğundaki diğer Şehitlkler, Müze vb ziyaretçi yerleri Pazartesi günleri kapalı diğer günler 09 - 17 saatleri arasında ziyaretçilerimize açıktır
KISACA ÇALIŞMALARIMIZ;
Sakarya Meydan Muharebesinde bilinen resmi kayıtlara göre 14500 kaybımız vardır. Bunların 5713 tanesi şehit, kalanı ise kayıp olarak kayıtlara geçmiştir.
Milli Park ilanından önce 3 noktada 202 şehit yeri bilinmekteyken ilanın yapıldığı 2015 yılından günümüze kadar beş (5) yıllık süre zarfında; 283000 M2 alan Jeoradar ile taranmış, 153 şehitlik ve yaklaşık 4000 kayıp şehide ulaşılmıştır.
Şehitlik tespit çalışmaları halen devam etmektedir.
Jeoradar
ile tespit çalışmaları
SAKARYA MERKEZ ŞEHİTLİĞİ
Sakarya Merkez Şehitliğinde bulunan Anıt, Ulusun ve Türk istiklal mücadelesinin yönünü değiştiren Sakarya Meydan muharebesi Zaferinin kazanılmasını sağlayan aziz şehitlerimizin hatırasına uygun olarak 1932 yılında tamamlanmıştır. 1932-1961 yılları arasında Şehitliğe, Polatlı Topçu Okulu tarafından Polatlı civarındaki köyler ve Karatepede bulunan 140 şehidimizin naaşının nakledilmesiyle 1961 yılında açılışı yapılmıştır.
SAKARYA 12. GRUP ŞEHİTLİĞİ
Sakarya Meydan Muharebesi'nde Yunanlılar'ın asıl taarruz sıklet merkezinin güneyde, Haymana kesiminde olması kuzeyde, Polatlı bölgesinde kanlı muharebeler olmadığı anlamına gelmez. Özellikle Beştepeler ve Velidedetepe muharabelerin ilk 5 gününde can pazarını yaşamıştır.
Muharebelerin başında bu kesim Miralay Halit Bey (Halit Karsıalan / Deli Halit Paşa) komutasındaki 12. Grup'un 11. Tümeni'nce savunulmaktaydı.
23-24 Ağustos'ta Sakarya doğu kıyısında, Karailyas Tepeleri'ndeki öncü mevzilerde bulunan tümenin 127. Alayı 25 Ağustos'ta Velidedetepe'deki asıl mevziine yerleşmiştir.
Ancak Yunanlıların 2 kolorduyla yüklendikleri güney kesimde durum kritikleşince, yalnızca 48. Alayı Beştepeler'de bırakılarak 12. Grup'un tümü Haymana güneydoğusuna kaydırılmıştır. 26 Ağustos günü Velidedetepe mevzilerini Mürettep Kolordu 17. Tümen'den 63. Alay devralmıştır.
27 Ağustos özellikle cephe güney kesiminde çok zor geçmiştir. Cepheler arası birlik intikalleriyle, ihtiyat takviyeleriyle durum dengelense de zayiat çoktur. Beştepeler'de Alay Komutanı Binbaşı Hasan Tahsin Bey'i de şehit veren 48. Alay da Velidedetepe'ye çekilmiştir.
27 Ağustos gecesi yapılan cephe düzeltmesiyle de 48. Alay Adatepe – Tırnaksız (Sakarya Köyü) arasına alınarak Velidedetepe boşaltılmıştır. Bu şehitlikte bulunan şehitlerimiz Mıhıkayatepe – Tırnaksız arasındaki muharebelerde 26 Ağustos günü 17. Tümen 63. Alay, 27 Ağustos günü de 11. Tümen 48. Alay'ın vatana harç olan aslanlarıdır.
Bu yiğitlerin can pahasına 5 gün direnip Yunanlılara vermediği bu bölgeyi 24. Tümen 13 Eylül 1921 günü 4 saatte geri almıştır.
ESKİPOLATLI ŞEHİTLİĞİ
İki hafta boyunca muharebelerde dövüşe dövüşe, düşmanı eriterek çekilen Türk Ordusu'nun bu stratejisi meyvelerini 3 Eylül'de verir: Yunan Küçük Asya Ordusu Komutanı General Papoulas iki haftada neredeyse ordusunun 1/3'ünü yitirdiğini, buna karşılık ancak 15 kilometre ilerleyebildiklerini ve hala Türk Ordusu'nun Ankara ile aralarında duvar gibi durduğunu fark eder. Bir hafta kadar çekilme hazırlığı yaptıktan sonra 7 Eylül'den itibaren ordusunu parça parça ve gizlice Sakarya'nın batısına çekmeye başlar. Yunanların bu hareketinin bir aldatmaca olduğundan şüphelenen Batı Cephesi Komutanlığı nihayet 10 Eylül'de cephenin kuzey kesiminde, Polatlı önünde kesin sonuç arayacakları genel karşı taarruz emrini verir.
Sakarya Meydan Muharebesi'nin 19. gününde, 10 Eylül 1921 Cumartesi sabahı başlayan taarruzda, Şeyhali - Karayavşan hattındaki birliklerimizden Miralay Abdülrezzak (Akbarlas) komutasındaki 11inci Tümen'in 70. Alayı ve Miralay Mehmet Rüştü (Sakarya) komutasındaki 61inci Tümen'in 174. Alayı bu sırtlara taarruz etmiş, çok kanlı süngü muharebeleri sonucunda Eskipolatlı sırtları 11 Eylül akşamı düşmandan temizlenmiştir.
Bu şehitlikte 5-9 Eylül arası keşif faaliyetlerinde ve 10 Eylül taarruzunda şehit olan toplam 49 şehidimiz bulunmaktadır. Bunların neredeyse tamamı 70. ve 174. Alay şehitleridir.
KIŞLA HASTANE ŞEHİTLİĞİ
Yunan Ordusu'nun Sakarya Meydan Muharebesi'nde taarruz stratejisi Türk savunma hattını güneyden kuşatmak ve Demirözü Vadisi'nden cepheyi yarmak üzerine kurulmuştur. Bu nedenle Mangal Dağı'nın doğusundan kuzeye doğru 5., 9. ve 13. Tümenler'den oluşan 2. Kolordu (36.000 asker) ile kuşatma, 1., 2. ve 12. Tümenlerden oluşan 1. Kolordu (36.000 asker) ile de şu anda bulunduğunuz Demirözü Vadisi'nden yarma amacıyla taarruz etmişlerdir.
Yunan 1. Kolordusu'nun 1., 12. ve 2. Tümenleri ele geçirdikleri Mangal Dağı'na yaslanarak Demirözü Vadisi'ni bütün güçleriyle zorlamaktadır. Türbetepe'de Miralay Sıtkı (Üke) Bey'in 9. ve sağındaki İkiztepeler'de Miralay Şükrü Naili (Gökberk) Bey'in 15. tümenleri cansiperane savunma yaparak tutunmayı başarırlar.
25 Ağustos 1921 günü, gördüğü tehlikeyi Grup Karargahı'na ileten ihtiyattaki 3. Kafkas Tümeni'nin komutanı Yarbay Halit (Akmansü) Bey bir cevap alamayınca inisiyatif kullanmak zorunda kalır. Demirözü Vadisi boyunca ilerlemeye başlayan düşmanı süngü hücumuyla Taburoğlu Yaylası'na kadar geri sürer ve bu kesimde de dengenin yeniden kurulmasını sağlar.
Sakarya Meydan Muharebesi içinde "Gedikli Muharebeleri" olarak adlandırılan bu kanlı süreçte 3. Kafkas Tümeni Türk Ordusu'na yeniden tertiplenerek cephe düzeltmesi yapmak için çok değerli bir gün kazandırır. Bulunduğunuz Kışla Hastanesi Şehitliği'nde, Gedikli Muharebeleri'nde yaralanarak buradaki sahra hastanesine getirilen ve burada şehit olan 3. Kafkas Tümeni ile 57. Tümen'den 50 ila 100 kadar şehit bulunmaktadır.
MANGAL DAĞI ŞEHİTLİĞİ
23 Ağustos 1921 günü sabah saat 11'de Yunan 1. Tümeni'nin Mangaldağına taarruzuyla 22 gün ve gece sürecek olan tarihin en uzun meydan muharebesi başlar. Taarruz eden Yunan 1. Tümeni 11.000, mevzideki Türk 5. Tümeni ise 4.500 kişidir.
Yunanlıların asker ve silah üstünlüğü Türk karargahının stratejik müdahaleleleri ve hareketli savunma anlayışı ile dengelenmiş gibi görünürken, Mangal Dağı çevresinde öğleden sonra başlayan fırtına her şeyi tersine çevirir. Şiddetli rüzgar nedeniyle görüşü sıfıra inen topçu gözetleme subayı tümen bataryalarına konum veremez, topçular mecburen ateşi kesmek zorunda kalır. Akşama kadar en fazla mevzilerimizin 1 km yakınına sokulabilen Yunan 1. Tümeni, topçu tehdidi ortadan kalkınca sayı üstünlüğünü kullanarak 5. Tümen öncü mevzilerine girer. Mehmetçik ne kadar fedakarca dövüşürse dövüşsün şartlar tamamen aleyhinedir.
Muharebe öyle bir hal almıştır ki, tümen mevcudu hızla erimektedir. 5. Tümen Komutanı Yarbay Kenan Bey (Dalbaşar) durumu bizzat anlatıp takviye istemek üzere 2. Grup karargahına gider. Kenan Bey bir alayla takviye edilmezse tümeninin sabahı göremeyeceğini söylemesi üzerine Grup kumandanı Miralay Selahattin Adil Bey takviyenin söz konusu olmadığını, bu durumda tümenin elden çıkmaması için Mangal Dağı'nı boşaltarak kuzeydoğuda Yaprakbayırı köyü sırtlarına çekilmesini, sorumluluğun kendisinde olduğunu söyler. Böylece cephe güney kanadında Yunanlılar açısından en önemli hedeflerden biri olan Mangal Dağı muharebelerin birinci günü dolarken elden çıkmış olur. Başkomutan Mustafa Kemal Paşa açısından bu kabul edilebilir bir durum değildir. Soruşturma başlatır. ve durum ortaya çıkana kadar da tümen komutanı Yarbay Kenan Bey görevden uzaklaştırılır. Bizzat Paşa'nın emriyle Topal Osman Ağa'nın Giresunlu gönüllülerden oluşan 47. Alay'ı boşaltılan mevzileri karşı taarruzla tekrar ele geçirmek üzere dağa gönderilir.
Karazıpkalı Giresun yiğitleri süngüsüz Berdan tüfekleriyle ve Giresun bıçaklarıyla girdikleri mevzileri saatlerce müdafaa ederler. Ancak artık takviye için yola çıkarılan 57. Tümen yetişse dahi Mangal Dağı'nda tutunma ihtimali kalmamıştır. Mangal Dağı kuzeyinde, Gedikli sırtlarında yeni savunma tertibatı oluşturularak dağ boşaltılır.
Göğüs göğüse çarpışmaların kahramanca verilen mücadelelerin yaşandığı Mangal Dağında 1000 den fazla Türk askeri şehit düşmüştür. tam 21 gün sonra 3. Süvari tümeni tarafından ele geri alınmıştır. Sakarya zaferinin kazanılmasını sağlayan aziz şehitlerimizin bir kısmı bu şehitlikde yatmaktadır.
İKİZTEPELER ŞEHİTLİĞİ
İkiz Tepeler, savunma hattımızın sol bölümüne hakim durumdadır. Savunma Hattımızın Mangaldağından İkiztepelere uzanan bölümü 26 Ağustos 1921 günü kaybedilince; Başkomutan Mustafa Kemal dünya harp tarihine giren o emri verir.
"Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır o satıh bütün vatandır….. Sakarya Meydan Muharebesinde bu bölgeyi 3. Gruba bağlı birlikler tarafından savunulmuştur. 15nci Tümene bağlı 38'nci Alayımızın taarruzları sonucu İkiz Tepeleri birkaç kez alınıp verilmesine karşın 27 Ağustos 1921 günü kaybedilmiştir. 38 nci Alay 10 Eylül günü de Dua Tepe'ye geçerek Dua Tepe'yi düşmandan geri almış ve yalnızca Dua Tepe'de 81 şehit vermiştir. Birliklerimizin cephe boyunca hareketlerine baktığımızda, büyük mesafeler kat ederek tehlikeleri büyük bir fedakârlıklarla önlediğini görüyoruz. 8.Tümen, 9. Tümen ve 3. Kafkas Tümeni ne bağlı birliklerin gerçekleştirdikleri taarruzlarla 13 Eylül 1921'de İkiz Tepelerdeki mevzilerin tamamı düşmandan geri alınmıştır.. Tarihi Milli Park ilanından sonra devam eden arazi çalışmaları ve jeofizik araştırmaları sonucunda bu alanlarda birçok yerde şehit mezarları bulunmuştur. Bu alanlar aziz şehitlerimizin hatırasına uygun olarak ihya edilmiştir.
EVLİYAFAKI ŞEHİTLİĞİ
Evliyafıkı Şehitliği;.....